Gebelikte damarda direnç gibi durumların gözlemlenmesi gerekmektedir. Bundan dolayı da pek çok hamile kadın gebelikte damarda direnç nedir? Sorusunun cevabını araştırmaktadır. Bundan dolayı yazımızda bu konuyu açıklamaya çalışacağız.
Gebelikte damarda direnç renkli doppler ile görüntülenebilmektedir. Renkli Doppler hamileliğin 20. haftasından sonra yapılır. Renkli görüntüleme yapmaya yarayan ve ayrıntılı ultrason görüntülerine ulaşılan bu muayenede bebeği besleyen damarların da analiz edilmesi sağlanır. Rahim arterleri, gebe kalmadan önce kanı rahme taşır. Bu damarlar vücutta bir miktar kan taşır ve vücut fonksiyonlarının devamını sağlar.
Gebelikte Damarda Direnç Nasıl Oluşur?
Hamilelik meydana geldiğinde, kan akışı ve talep artar. Bebeğin besin kaynağı olan plasenta ile rahim arasında sağ ve sol olmak üzere iki atardamar bulunur. Bu kan damarları plasentayı destekler ve besler. Vücuttaki atardamarların ana özelliği, kan talebine göre kan akışını belirleme yetenekleridir.
Kan akışı hamilelik döneminde otomatik olarak değişmeye başlar. Hamilelik sırasında uterusa kan akışı artar. Plasenta büyüdükçe bu artış devam eder. Kan hacmindeki artış, kan damarlarındaki değişiklikler yoluyla gerçekleşir. Toplardamarlarda meydana gelen bu iç değişiklikler aynı zamanda damar direncin değişmesine, direncin azalmasına neden olur.
Hamilelik sırasında damar direncinin azalması iyi ve gerekli bir azalmadır. Azaltılmış direnç, uterus ve plasentaya artan kan akışı anlamına gelir. Gebeliğin başlangıcında kan akımı en düşük seviyede olmasına rağmen gebeliğin 24. haftasına kadar direnç artar ve kan hacmi artar.
Renkli Doppler gebelikte damar direncindeki azalma ve artışın incelenmesinde mükemmel sonuçları olan ileri bir teknik yöntemdir. Riskli gebeliklerde renkli Doppler ile damar direncini detaylı incelemek ve gerekli önlemleri almak gerekmektedir.
Gebelikte damar direncinin düşük olması durumunda; rahim içi gelişme geriliği riskini azalır ve preeklampsi olasılığı düşer.
Preeklampsi, kan basıncının yükselmesine ve idrarda protein kaybına neden olan gebelikle ilgili tıbbi bir sorundur. Hamilelik sırasında damar direncin azalması bu riskin minimumda tutulmasını sağlar. Gebelikte damar direnci artarsa yani plasentada yeterli kan yoksa gebelik risk altındadır ve daha yakın ve detaylı gebelik takibi gerektirir. Plasentayı besleyen iki arterden sadece birinde direnç varsa bebekte kilo kaybı, zayıf doğum gibi çeşitli riskler ön plana çıkar. Vasküler direnç genellikle ilerleyen birkaç hafta içinde kendiliğinden ideal seviyelere ulaşır. Bu nedenle gebelikte takip ciddi bir şekilde yapılmaktadır.
